Jeoloji ve Jeomorfoloji Arasındaki Fark Nedir? Tarihçinin Girişi: Geçmişten Bugüne Doğayla Diyalog Bir tarihçi olarak, insanın doğa karşısındaki duruşunu izlerken her zaman iki yönlü bir analiz peşindeyim: doğa bizi nasıl şekillendiriyor ve biz doğayı nasıl şekillendiriyoruz? Bu bağlamda, “jeoloji” ve “jeomorfoloji” gibi disiplinlerin birbirine ne kadar yakın ama bir o kadar da farklı olduğunu görmek oldukça öğretici. Bugün, bu iki alanı tarihsel kökeninden alarak, günümüzdeki akademik tartışmalarına kadar takip edecek ve açık, akıcı bir biçimde okuyucuya sunacağız. Bilimin Doğuşu ve Evrimi: Jeolojiden Jeomorfolojiye “Jeoloji” terimi 17. yüzyıldan itibaren kullanıla gelmiş; yerkürenin yapısını, taşlarını, katmanlarını, tarihini inceleyen bir bilim kolu olarak şekillenmiştir.…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Türk Alfabesi Latin Alfabesi mi? Toplumsal Cinsiyet, Çeşitlilik ve Sosyal Adalet Perspektifinden Bir Bakış Dil, bir toplumun tarihini, kültürünü ve kimliğini taşıyan en güçlü araçlardan biridir. Her harfi, kelimesi ve yapısı, bir halkın varoluş biçimini, değerlerini ve dünya görüşünü yansıtır. Türkiye’nin kullandığı Türk alfabesi, 1928’de Latin alfabesinin kabulüyle şekillendi, ancak bu dil devrimi yalnızca yazı sisteminden ibaret değildi. Alfabeye yapılan bu dönüşüm, toplumsal cinsiyet, çeşitlilik ve sosyal adalet gibi dinamiklerle de sıkı sıkıya bağlantılıdır. Bu yazıda, Türk alfabesinin Latin alfabesiyle olan ilişkisini toplumsal perspektiflerden ele alacak, kadınların ve erkeklerin bu değişimi nasıl algıladığını inceleyeceğiz. Türk Alfabesi ve Latin Alfabesi: Tarihsel…
Yorum BırakIttisal Ne Demek Din? Ekonomi Perspektifinden Bir Analiz Ekonomi, sınırlı kaynakların, bireyler ve toplumlar arasında en verimli şekilde dağıtılmasını hedefleyen bir bilim dalıdır. Karar alıcılar, her gün kaynakları nasıl kullanacaklarını seçerken, bu seçimlerin hem bireysel hem de toplumsal düzeyde önemli sonuçları vardır. Bu bağlamda, “ittisal” kavramı, yalnızca toplumsal ilişkilerdeki bağları ifade etmekle kalmaz; aynı zamanda ekonomik kararlar, piyasa dinamikleri ve toplumsal refah üzerine de derin etkiler yaratabilir. Peki, ittisal ne demek din? Ekonomik analiz bağlamında bu kavramı anlamak, toplumsal bağlantıların ekonomik süreçler üzerindeki etkilerini daha iyi kavrayabilmek için önemlidir. Bu yazıda, ittisal olmanın piyasa dinamikleri, bireysel kararlar ve toplumsal refah…
Yorum Bırak“Bibi Hangi Yöreye Ait? Köken, Güncel Yansımalar ve Geleceğe Bakış” Gelin birlikte bir düşünce yolculuğuna çıkalım — bir kahvemiz olsun, sohbetimiz içten olsun ve “Bibi” kelimesinin izini sürelim. Aile büyüklerinden duyduğunuz, sokakta rastladığınız ya da bir köy ziyaretinde kulak attığınız bu kelime yalnızca bir kelime değil; bir kültürün, bir geçmişin, belki de geleceğe taşınan bir izdir. Hangi yöreye ait, kökeni ne, bugün nasıl kullanılıyor ve yarın ne anlama gelebilir? Şimdi bunları birlikte tartışalım. Kökenine Doğru: “Bibi” Nereden Geliyor? Türkçe “bibi” kelimesinin halk arasında özellikle Anadolu’nun iç kesimlerinde – örneğin Yozgat, Erzurum, Çorum, Malatya gibi illerde – “hala”, “büyükanne” ya da “yaşlı kadın”…
Yorum BırakIsınmadan Koşarsak Ne Olur? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir Psikoloğun Meraklı Girişi Bir psikolog olarak, insanların günlük yaşamlarındaki davranışları anlamak ve çözümlemek hep ilgi duyduğum bir konu olmuştur. Bazen en basit eylemler bile, arkasında derin psikolojik nedenler barındırır. Koşmak, bedenin hareket etmesi kadar, zihnin de aktif olduğu bir süreçtir. Fakat “ısınmadan koşmak” gibi yaygın bir davranış, çoğu zaman farkında olmadan bireyin psikolojik durumunu, fiziksel hazırlık seviyesini ve toplumsal normlarla olan ilişkisini ortaya koyar. “Isınmadan koşmak” aslında sadece fiziksel bir seçim değil, aynı zamanda zihinsel ve duygusal bir tavırdır. Vücudun bir eyleme ne kadar hazır olduğuyla ilgili bilinçli ve bilinçsiz faktörler…
Yorum BırakYemin Çeşitleri Nelerdir? Gelecekteki Toplumsal ve Hukuki Etkileri Üzerine Bir Vizyon Merhaba sevgili okurlar, Yemin, insanlık tarihinin en eski geleneklerinden biridir. İster eski zamanlarda tapınaklarda, ister günümüzde mahkemelerde, insanlar geçmişten bugüne bir konuda doğruluğa, güvene ve sadakate dair söz verirken yemine başvurmuşlardır. Yeminlerin çeşitliliği de zamanla değişmiş ve gelişmiştir. Bu yazıyı yazarken, aslında bir yemin metninin ne kadar güçlü ve etkili bir araç olabileceği üzerine düşündüm. Gelecekte yeminler ne şekilde evrilecek? Hukuki ve toplumsal etkileri nasıl şekillenecek? Belki de sadece bir kelime veya bir cümleyle gelecekteki toplumların güven yapıları ve kişisel ilişkiler üzerinde devrimsel etkiler yaratılabilir. Hadi, bu soruları birlikte…
Yorum BırakDPF Jenerasyonu Ne Demek? Felsefi Bir Bakış Felsefe, her zaman toplumu ve bireyi anlamaya çalışan bir düşünsel yolculuk olmuştur. Her kuşak, kendi zamanının ve kültürünün ürünüdür, ancak bazen bir kuşak, kendinden önceki zamanın ve varoluşun anlamını daha derinlemesine sorgular. DPF jenerasyonu, geleneksel kuşak tanımlarından farklı olarak, bir düşünsel çerçeve sunar ve bu çerçeve, felsefi perspektiften incelendiğinde, etik, epistemoloji ve ontoloji gibi temel felsefi alanları derinlemesine tartışmayı gerektirir. DPF jenerasyonu, aslında bireylerin varoluşsal sorgulamalarını, bilgiye ulaşma biçimlerini ve doğru ile yanlış arasındaki sınırları yeniden çizme çabalarını simgeler. Bu jenerasyon, dijitalleşme, post-modernizm ve toplumun hızlı değişen dinamikleriyle şekillenen bir dönemin ürünüdür. Peki,…
Yorum BırakGiriş Bir tarihçi gözüyle, gökyüzüne ya da ufka uzanan bir dürbün veya teleskopa bakarken sadece bir cihaz görmeyiz — insanlığın “daha fazlasını görmek” arzusunun, bilinmeyene erişme çabasının izlerini de görürüz. İşte bu yazıda, sık sık karşılaştırılan iki optik araç olan dürbün ile teleskop arasında tarihsel bir yolculuk yaparak, günümüzdeki akademik tartışmalara değinerek “Dürbün mü teleskop mu?” sorusunu ele alacağız. Dürbün ve Teleskop: Tarihsel Arka Plan Optik araçların gelişimi, öncelikle mercek ve aynanın keşfiyle başladı. 17. yüzyılda Galileo Galilei’nin kullandığı teleskop, bilim tarihinin kırılma noktalarından biridir. :contentReference[oaicite:1]{index=1} Oysa dürbünlerin (veya çift görüşlü gözlem cihazlarının) gelişimi, teleskopa kıyasla daha geç ve daha farklı…
Yorum BırakEllinci Nasıl Yazılır? Bir sabah, okuldan dönen genç bir öğrenci, annesinin mutfakta hazırladığı akşam yemeğine doğru adım adım yaklaşırken, birden aklına takıldı: “Ellinci nasıl yazılır?” Küçük bir soru gibi görünse de, dilin inceliklerinde kaybolan bir detay, onu gün boyunca düşündürdü. Kendi kendine, “Gerçekten doğru yazıyor muyum?” diye merak etmeye başlamıştı. O an, birçoğumuzun hayatında karşılaştığı o dil sorusunu bir kez daha hatırladım: “Ellinci mi, ellinci mi?” İşte bu yazı, tam olarak bu soruya bir açıklık getirmek ve belki de bu küçük, ama kafa karıştırıcı dil meselesini netleştirmek için… Türkçede “Ellinci”nin Yazılışı Aslında, yazım açısından karmaşık olmayan bir kelime olsa da,…
Yorum Bırak17 Yaşında Evden Kaçmak Suç Mu? Antropolojik Bir Bakış Kültürlerin çeşitliliği, insan yaşamının farklı coğrafyalarda ve zaman dilimlerinde nasıl şekillendiğini anlamak için bize eşsiz bir pencere sunar. Bir antropolog olarak, her kültürün kendine özgü ritüelleri, sembolleri, topluluk yapıları ve kimlik anlayışlarıyla nasıl şekillendiğini merak ederim. Bu merak, toplumsal normların, bireysel özgürlüklerin ve aile yapılarının birbirini nasıl etkilediğini keşfetmeye yönelik bir davetiye sunar. Bu yazı, 17 yaşında bir bireyin evden kaçma eylemini, farklı kültürel bağlamlarda ele alarak, bu davranışın toplumsal, psikolojik ve yasal boyutlarına dair bir keşfe çıkacak. Evden Kaçmak ve Bireysel Özgürlük 17 yaş, pek çok genç için geçiş dönemini…
Yorum Bırak